
Kurt Schwitters (1887 – 1948)
Alman dadaist ressam Kurt Schwitters 1887’de Hannover’de doğdu. 1908’den 1909’a kadar Hannover’de bulunan Kunstgewerbeschule’de ve 1909’dan 1914’e kadar Dresden Kunstakademie’de eğitim aldı. Sanatçı önce Kübist ve Ekspresyonist stilleri denedi. 1918’de ilk kolajlarını yaptı ve 1919’da tüm yaratıcı aktivitelerine uygulayacağı şiir ve kolajları için “Merz” terimini icat etti. Bu yıl ayrıca Jean Arp ve Raoul Hausmann ile arkadaşlıklarının başlangıcı oldu.
Jean Arp ile 1922’de Weimar’daki Kongress der Konstructivisten’e katıldı. Orada Theo van Doesburg‘la bir araya geldi. Bu süre zarfında tipografi de çalıştı. 1929’da Kunsthaus Zürich’teki Resim ve Plastik Sanatlarda Sürrealizm sergisine dahil edildi. 1936’da New York Modern Sanat Müzesi’ndeki Kübizm ve Soyut Sanat ve Fantastik Sanat, Dada, Sürrealizm sergilerine katıldı.
Nazi rejimi 1937’de çalışmalarını “yozlaşmış sanat” olarak niteleyerek yasak koydu. Bunun üzerine sanatçı, ikinci bir Merzbau inşa ettiği Norveç, Lysaker’a kaçtı. Almanların 1940’ta Norveç’i işgalinden sonra, bir yıldan fazla bir süredir staj yaptığı İngiltere’ye kaçtı. Önce Londra’ya yerleşti, ardından 1945’te Lake District’teki Little Langdale’e taşındı. Orada, Modern Sanat Müzesi’nden maaş alarak üçüncü bir Merzbau çalışmaya başladı. 8 Ocak 1948’de Kendal, İngiltere’de öldü.
Kurt Schwitters’in Sanat Anlayışı
Kurt Schwitters, Dadaizm, Konstrüktivizm ve Sürrealizm akımlarıyla ilişkilendirilir ama en çok, kendine özgü “Merz” sanat anlayışıyla tanınır. “Merz”, sanatın geleneksel normlarını yıkarak gündelik nesneleri, atıkları ve farklı materyalleri bir araya getiren kolaj ve asamblaj tekniğidir. Schwitters, bu terimi 1919’da, bir gazete kupüründen aldığı kelimenin bir parçası olarak keşfetmiş ve sanatına adını vermiştir.
Sanatçının eserlerinde kağıt parçaları, biletler, kumaşlar ve sanayi atıkları gibi malzemeler kullanılmış; resim, heykel ve şiiri birleştiren deneysel bir anlayış geliştirilmiştir. Aynı zamanda tipografi, ses şiiri ve performans sanatına da ilgi duyan Schwitters, sanatın her alanda yenilikçi ve sınırları aşan bir ifade biçimi olması gerektiğini savunmuştur.