Burhan Özer ile Istanbul
Ressam Peyami Gürel’in sunduğu “Ressamların Gözüyle İstanbul” söyleşileri ikinci oturumu ile 25 Aralık Cuma akşamı Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi‘ndeydi.
Kasım ayında ilki gerçekleştirilen programda İstanbul’u resmetmiş ressamların yaşadıkları dönem boyunca İstanbul’a bakışları, İstanbul’a dair hisleri ve tuvale aktardıkları İstanbul’u, Peyami Gürel’in ressam gözüyle kısa bir özet şeklinde geçmişti. Cuma günkü söyleşinin ikinci oturumu ise, resimlerinin merkezi İstanbul olan suluboya üstadı Burhan Özer‘in katılımıyla sohbet eşliğinde geçti. Gelen misafirlerin de söyleşiye katılımıyla etkinlik tam bir sohbet havasında devam etti.
Söyleşide iki ressamın gözüyle, suluboya resim yapma ile yağlıboya resim yapma arasındaki farklılıklar ve zorluklar izleyicilere anlatıldı. Burhan Özer, kariyerinde neden suluboyayı seçtiğine dair ipuçlarını bu söyleşide paylaştı. Suluboyanın incelikleri ve İstanbul’un suluboya ile resmedilişi sadece sanat diliyle değil, herkesin dilinde izleyicilere anlatıldı.
Peyami Gürel, söyleşide Burhan Özer’e İstanbul’un kimliğini ve renklerini sordu. Burhan Özer, İstanbul’u “Turkuaz ve Dişi” olarak gördüğünü ifade etti. Semtlerin tek tek rengi sorulduğundaysa Özer; Beyoğlu için “Kırmızı”, Fatih için “Kahverengi”, Etiler için “Mor”, Eyüp için “Yeşil” yakıştırmasında bulundu. Peyami Gürel, gerçekleşecek diğer söyleşilerde de sanatçılara İstanbul’un renklerini soracağını ve ortaya bir “Ressamların Gözüyle İstanbul Renkleri” haritası çıkarılacağını izleyicilere duyurdu.
Yaklaşık 1,5 saat süren söyleşinin ardından izleyicilerin bütün sorularını içtenlikle yanıtlayarak, onlarla fotoğraflar çekilen ressamlar, bir sonraki İstanbul Söyleşisi için yine herkesi Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi’ne davet etti.
Sanatçıların sohbetleriyle katlanarak devam eden bu keyifli söyleşiler, 2010 yılında da Peyami Gürel sunuculuğunda ve sanatçı konuklarla, İstanbul’u ressam gözüyle irdeleyeceğe ve ressamların İstanbul’a dair sırlarını paylaştıkları özel bir söyleşi serisi olarak hafızalarda yer edeceğe benziyor.
Ezgi Esen