Alexander Berg Sergisi One Shot Istanbul

Bu yıl 3-6 Aralık tarihleri arasında dördüncüsü gerçekleşecek olan Contemporary Istanbul, fotoğraf sanatçısı Alexander Berg’in “One Shot İstanbul” projesi kapsamında çektiği İstanbullu portrelerini, Taksim Metrosu duvarlarında halkın beğenisine sundu.

Contemporary Istanbul’un “Özel Projeler” adı altında yıl içerisinde gerçekleştirdiği projelerinden biri olan Alexander Berg’in “One Shot Istanbul” fotoğraf sergisi, Taksim metrosunun yürüyen bantlar katında İstanbul halkıyla buluştu. 25 Ekim’e kadar yolu metrodan geçenler fotoğraflara göz gezdirme fırsatı bulabiliyor. Ben de henüz görebildim sergiyi Şişli’den Taksim’e dönerken.

Aslında sergi alanı olarak metro istasyonunun seçilmiş olması ayrıca hoş bir detay olmuş. İşe giden, işten dönen ya da belki de sadece yolu Taksim’den geçen herkesin sadece bir ‘an’, ölmsüzleştirilmiş bir başka ‘an’a rastlaması… İstanbul’dan ‘an’ kareleri bir yönüyle…

Projenin inceliği de aslında bu noktada gün yüzüne çıkıyor; çünkü “One Shot”, adından da anlaşılacağı gibi halkla işbirliği içinde gerçekleştirilmiş ve yalnızca tek bir çekimde polaroid film kullanılarak çekilmiş fotoğraflardan oluşuyor. Berg bu projeyi daha önce Pekin ve New York’ta da hayata geçirdi.

Poz verenler

Yalnızca stüdyo çekimleriyle kendini sınırlamayan Berg, İstanbul’un çeşitli sokaklarında ve mekânlarında, kendisini bu şehrin bir rengi, bir parçası olarak gören yediden yetmişe herkesle çalıştı. Berg’in portresini çektiği İstanbullular arasında Cemil İpekçi, Sinan Çetin, Nurgül Yeşilçay ve Okan Bayülgen gibi ünlü isimler de yer aldı.

Alexander Berg, fotoğrafını çektiği insanların projeye aktif katılımını sağlamayı şiar edinmiş bir fotoğrafçı… Berg ve konuğu, çekim sürecini ve teknik bazı detayları konuştuktan sonra çekim yapılıyor. Bu ortak çalışma Berg’e, fotoğrafladığı kişiyi gerçekten “tanıma” fırsatı sağlayarak, onun varlığını tek bir anda ve tek bir karede yakalamasına yardım ediyor.

Fotoğraflardaki samimi ve insana dair, insani kusurlarla barışçıl ve bütüncül etkinin nedeni de aslında bu tek karede yatıyor. İstanbul’da zaman zaten yollarda akıp giderken projenin metroda olması akıp giden zamana size çaktırmadan bir değer de katıyor.

Bu anlamda benim arzum, One Shot İstanbul’dan sonra da metroda benzer sergilerin sürekli olması ve o alanın yıl boyu sirkülasyon halinde sanatsal etkinlikler için kullanılması yönünde. Hem de böylelikle İstanbul sanatla daha iç içe geçer ve belki çözülemeyen ulaşım problemi içerisinde kendini yitiren İstanbullu bir nebze nefes alma, es verme fırsatı bulur.

Salih Seçkin Sevinç